Hemşire Sözleri

Akşam olur herkes gider eve, ben ise serviste nöbete, uykusuz geçecek yine bu gecem, yine bu gece seninle nöbetteyim canım annem.

Bir ATP daha üretecek kadar oksidatif fosforilasyon yapmaya takatim kalmadı Hemşire.

İyi bir hemşire damarı hemen bulan değildir, hastaya iyi moral verendir.

Biz görünmeyen damardaki kanı akıtmışız, senin kalbindeki sevgiyi mi görmeyelim.

Her akşam herkes evinin yolcusu, serviste ben kalacağım sadece, gözlerimde üç gecenin uykusu, anne yine nöbetteyim bu gece.

Sürekli hastalarla uğraşıyorum, bir gün bir hemşire olarak bende taburcu olmak istiyorum.

Ben her gece aşk nöbetleri geçirirken, şimdi hemşire nöbetleri tutar oldum.

Bizi çekemeyen, EKG çeksin.

Senin elini tutmak için damarımı delik deşik ettirmeye razıyım, yeter ki sen elimi tut, damarlarımda dolaşan hemşireyi bulmaya çalış.

Görünmeyen damarımda bile sen varsın.

Hemşireler hastaların gözlerine bakıp, yüreklerini okşayan şifalı ellerdir.

Nöbetten çıktım yorgunum diyorum çok mu yorgunsun diye soruyorlar. Yok, fazla değil sadece 24 saat ayakta kaldım, gece biraz uykusuz, sürekli gelen hastalarla ilgilendim sadece o kadar.

Millet sevgililer gününde dans eder, biz burada nöbette serum takıyoruz.

Bir hemşirenin ilişki durumu olsa olsa tansiyonu yüksek olur.

Senin elinden şifa bulmak, senin yapacağın iğnenle iyileşmek ve senin güzel bakan gözlerinle mutlu olmak isterim Hemşirem.

Hissetmediğin kalbe de damara da giremezsin.

Hemşire olmak demek sürekli şekeri, tansiyonu, kalbi takip etmek demektir.

Sevgilim canım bir bakar mısın dediğinde onun yanına tansiyon aletiyle gider oldum.

İlişki durumum: Serum bittiği zaman ben gelirim.

Bazı hastalar var doktoru görmeleri yetiyor, başka ne bir seruma, ne bir ilaca gerek var hemen iyileşiveriyorlar.

Bir nöbetin çok sakin geçmesi gibi neşe vericidir aşk.

Serumu takarken “serum mu takacaksınız” diye soranlara yok çeyrek takacağım demek geliyor içimden.

Hemşireler aklıyla bakar, yüreğiyle hisseder, bilgisiyle hayat verirler.

Siz selfie çektirirken biz EKG çekiyorduk güzelim.

Dost başa, düşman ayağa, doktor hastaya, hemşire damara bakar. Ebeyi zaten biliyorsunuz.

İlişki durumu: damar ile temas halinde.

Hemşireyim ben tek kelime söz söylemem ama damardan girerim.

Ben hemşireyim ben tek kelime söz söylemem ama damardan girerim.

Bak sen beni iyi tanımamışsın ben hemşireyim bana kalbimde yer yok deme, kalbine mideden geçerim.

Çok hastayım hemşire ben yalnızlıktan bunalmış, bakımsızlıktan tükenmiş bir hastayım. Benim elimden tutacak, damarımdan girecek birine ihtiyacım var.

Telefonun şarjı azaldığı zaman kapanmasın diye fişe takmak için koşarken, kendimi 112 acil servis hemşireleri gibi hissediyorum.

Gidene dur demek polise yakışır, gideni döndürmek hemşireye yakışır.

Hemşirem iyi huylu tümörümsün, bir zararın yok ama varsın ağrıtıyorsun, acıtıyorsun.

Bir entübe hasta değildik ama bizimde nefes alamadığımız günler oldu.

Şimdi millet tatilde birbirinin sırtına güneş kremi sürerken, bizde hastanın yaralarına merhem sürüyoruz.

Damarındaki kanından kalbine ulaşırım, bir serum misali yavaş yavaş bedenini esir alırım.

Verilen oksijen havaları sanki yayla havası herkese iyi geliyor mübarek.

Bütün insanlık mutluluktan bayılsa, biz hemşirelere tansiyon ölçmek düşer.

Hemşireyim ben yerine göre sus işareti yapar, yerine göre acıları sararım, yerine göre de oturur dert dinlerim.